Yapısalcılık ve Matematik Eğitimi
Yapısalcılık öğrenme olayına öğrenenin öğrenme süreci açısından bakmaktadır. Öğrenenin bilgiyi nasıl aldığı, onu nasıl işlediğini ve yapılandırdığını sorgulamaktadır. Öğretmen, öğrenme sürecinde öğrenenlere yardım eden bir rehber olarak görmektedir.
Yapısalcı açıdan bakıldığında öğrenmede iki önemli unsur vardır. İlki bilginin oluşması için aktif bir çabanın gerektiğidir. İkincisi ise yeni bir fikrin oluşturulması eski fikirler ile bağ kurmayı gerektirir.
Ausubel öğrencilerin işitme, koku alma, görme ve dokunma duyuları yardımıyla aktif bir şekilde algıladıkları bilgiyi yapılandırabileceklerini savunur.
Öğrencilerin anlama kabiliyetlerinin gelişmesi, uygun öğrenme deneyimlerinin sağlanmasına bağlıdır.
Kesercioğlu ve diğerlerine göre (2004) yapılandırmacı kuramda öğrencinin aktif olması, bilgiye kendisinin ulaşması esastır.
Durmuş’un (2001) Brooks ve Brooks’dan(1993) ve Confrey’den (1990) aktardığına göre, yapısalcı yaklaşıma uygun bir öğrenme ortamının özellikleri şunlar olmalıdır.
Bilgiyi inşa etme sürecinde öğrencilere tecrübe etme ortamı oluşturulmalıdır.
Örnekler günlük yaşantıdan ve çevreden seçilmelidir.
Öğrencilerin bilgiyi tecrübe etmeleri için çeşitli fiziksel materyallerin kullanılabileceği ortamlar hazırlanmalıdır.
Bilginin yeniden üretilmesinden çok oluşturulmasına önem verilmelidir.
Tartışma ve yansıtma ,öğrenci gelişimini desteklemede önemli bir rol oynar.
Yağdıran ve Gür’e göre (2004) matematiksel bilginin üretilmesi, öğrenenin öğrenme süreci içindeki aktifliğine, deneyimlerine ,birtakım zihinsel faaliyetleri gerçekleştirmesine ve özümlemesine bağlıdır.
EKİP olarak, bu bilgiler ışığında 5 aşamalı öğretim modelimizi tasarladık . Finlandiyalı matematik öğretmeni Maarit Rossi ile birlikte bu modelin yapısını ve içeriklerini çalıştık. 1-8 sınıf arası tüm matematik konuları için MEB kazanımlarına bağlı kalarak ders planlarımızı oluşturduk. 116 materyal, 850 etkinlik ve 120 oyun tasarımlarımız içinde yerini alırken, 1.200 sayfadan oluşan 48 adet fasikül hazırladık.
Derslerde, aşağıda da verilen deneyimleyerek öğrenme için kullanılacak materyalleri kullandık :
- Görev kartları
- Örüntü blokları
- Kesir, geometrik ve tangram takımları
- Görev kartları
- Zarlı oyun şablonları,
- Eşit kollu terazi,
- Oyun çarkları,
- Onluk birlik taban blokları,
- Birim küpler,
- Domino setler,
- Matematik zarlar,
- Saat şablonları,
- Tahta bloklar,
- Sayma çubukları,
- Geçmeli küp,
- Hafıza oyunları, eşleştirme kartları
- Öğrencilerin matematik dersine karşı geliştirdiği olumsuz tutumu kırmak, ders işlemenin en önemli aşaması olarak karşımıza çıkmaktadır.
- Bu aşama, dersin giriş aşamasıdır. Gösterilecek bir görsel, birlikte oynanacak bir oyun, sınıf dışı bir etkinlik, akıllarını karıştıracak ve tartışmaya yol açacak bir soru ile tüm öğrencilerin odağının değiştirilmesine ve olumlu bir başlangıç yapılmasına yardımcı olur. Böylelikle öğrencilerin hazır bulunuşlukları artırılıp, bir sonraki aşamaya daha kolay geçilir.
- Matematik öğretiminde en çok zorlanılan noktalar; soyut kavramlar, formüller, ders görselleri üzerinden konuların aktarılması ve öğrencilerin bu kavramları zihinlerinde canlandıramamalarıdır.
- İkinci aşamada öğrencilerin konu ile ilgili nesnelere dokunması, incelemesi hayattaki karşılığını düşünmesi, araştırması sağlanmış olacaktır. Öğretmen bu aşamada sorularıyla, yönlendirmeleriyle aktif rol oynar.
- Öğrenciler konu ile ilgili bir fikre ulaşır, verilen küçük bir aktivite sonucunda matematiksel bir sonuç/ kural çıkarabilir. Öğretmen bu aşamanın sonunda öğrencilere temel bazı bilgileri vermiş olur.
- Öğretmen; konunun derinine anlaşılması için gerekli terimleri, alt başlıkları bu aşamanın başında sunuş yoluyla, araştırma yaptırarak vb. verir.
- Edinilen bilgilerin kalıcı hale gelmesi için aktif öğrenme yöntem ve teknikleri ile oyunlar, aktiviteler planlanır. Öğrencileri farklı soru tipleriyle karşılaştırılır. Grup ve istasyon çalışmaları planlanır. Akran öğrenmesine yer verilir.
- Verilen bilginin işlenmesi, anlamlandırılması için farklılaştırılmış öğrenme yöntemlerinin kullanıldığı, edindiği bilgileri hayat ile ilişkilendirmesi ve deneyimlemeleri sağlanmalıdır. Bu aşama matematiğin duvarlar arasına sıkıştırılmadığı bir aşamadır.
- Tüm konuların sonunda sorulması gereken soru: “Bu konuyu hayatımızda nerelerde kullanıyoruz? Bu konu bizim ne işimize yarayacak? ”
- Konuyla ilgili bir proje ödevi verilebilir. Evindeki bir aktiviteyi, bir görseli, elektrik veya su giderlerini, ev ekonomisini vb. ile bağlantı kurdurulabilir. Branş öğretmenlerinden destek istenebilir ve disiplinler arası projeler yapılabilir.
- Konu bitiminde mutlaka öğrencilerin derse olan tutumlarını, duygu ve düşüncelerini ifade etmeleri sağlanmalıdır.
- Öz bildirim; öğrencilerin tüm öğrendiklerini anlamlandırdıkları, farkındalıklarını artırdıkları ve kendi öğrenme sorumluluklarını aldıkları en önemli aşama olarak karşımıza çıkmaktadır. Öğrenme sürecinde kendilerini nasıl gördüklerini düşünmeleri, olumlu ve geliştirilmesi gereken noktaları belirlemeleri istenir. Konu sonunda yapılan kısa etkinliklerle öz bildirim yapmaları istenir. ( postitler, beyaz küçük tahtalar, öz bildirim kutuları, belirlenen görseller ve işaretler vb. kullanılabilir)
- Akran değerlendirmesi öğrencilerin tutum ve davranışlarını olumlu yönde geliştirirken aynı zamanda değerlendirme yapan öğrencinin konuyu ne kadar anladığını fark etmemizi sağlar. Yeni fikirler üretme ve eleştirel düşünmeyi destekler.